Eğitim Sen Mersin Şubesi: Eğitim Sen’i hedef gösterenler suç işlemektedir
Eğitim Sen MYK üyelerine verilen ev hapsi kararını protesto eden Eğitim Sen Mersin Şubesi, “Eğitim Sen’i hedef gösterenler suç işlemektedir” dedi.

Fotoğraf: Evrensel
Mersin — Mersin Eğitim Sen Şubesi, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Eğitim Sen’e açılan soruşturma ve verilen cezalara tepki göstermek için Özgür Çocuk Parkı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin de destek verdiği açıklamada, "Yılgınlık yok direniş var", "Direne direne kazanacağız", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atıldı.
Basın açıklamasını Eğitim Sen Şube Başkanı Mahmut Sümbül okudu. Sümbül, “Sendikal faaliyetlerimiz üzerinden Eğitim Sen’i hedef gösterenler açıkça suç işlemektedir” diyerek, son günlerde yargı eliyle gerçekleştirilen siyasi operasyonların, halkın iradesine ve yerel demokrasiye duyulan tahammülsüzlüğün bir göstergesi olduğunu belirtti.
"Üniversite öğrencilerinin talepleri meşrudur"
Sümbül, üniversite öğrencilerinin boykot kararına da değinerek, “Hukuksuzluklara karşı üniversite öğrencileri boykot kararı almış, ülke genelinde meşru ve kitlesel eylemler başlamıştır. Üniversiteler yalnızca ders yapılan mekânlar değil, aynı zamanda özgürlüğün ve geleceğin inşa edildiği alanlardır. Öğrencilerin boykot kararı, adalet taleplerinin ötesinde, barınmadan geçim sıkıntısına, ifade özgürlüğünden bilimsel özerkliğe kadar biriken sorunların dışa vurumudur” dedi.
Eğitim Sen olarak öğrencilerin anayasal ve demokratik haklarını kullanmalarını desteklemek amacıyla 25 Mart’ta bir günlük iş bırakma kararı aldıklarını belirten Sümbül, bu dayanışmalarının iktidar ve siyasallaşmış yargı tarafından hedef alındığını ifade etti. Sümbül, “Yetkisiz olmasına rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sendikamıza yönelik başlatılan soruşturma, hukuki dayanaktan yoksundur. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da benzer bir soruşturma açarak MYK üyelerimizi ifadeye çağırmış, ardından ev hapsi ve adli kontrol cezası verilmiştir. Bu kararlar, doğrudan sendikal faaliyetlerimizi engelleme amacı taşımaktadır. Ancak Eğitim Sen, baskılar karşısında geri adım atmayacaktır” dedi.
“Sendikal haklarımız Anayasal güvencededir”
Sendikal hakların uluslararası sözleşmeler ve Anayasa ile güvence altına alındığını vurgulayan Sümbül, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, ILO’nun 87 ve 98 sayılı sözleşmeleri, BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi ve Anayasamızın 90. maddesi iş bırakma hakkımızı açıkça tanımaktadır. Buna rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sendikamıza yönelik ‘suç işlemeye alenen tahrik’ suçlamasıyla başlattığı soruşturma hukuksuzdur” dedi. Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in devlet televizyonunda sendikaya yönelik yaptığı açıklamaları da eleştiren Sümbül, “Sayın Bakan, tehditler savurmak yerine, MESEM projelerinde yaşamını yitiren öğrencilerin hesabını vermelidir” ifadelerini kullandı.
Son olarak Sümbül, “İktidar, üniversite öğrencilerinin taleplerini bastırmakla kalmamakta, onlara destek veren herkesi kriminalize etmeye çalışmaktadır. Ancak biz, Eğitim Sen olarak, üniversite gençliğinin haklı mücadelesinin yanındayız! Türkiye’nin dört bir yanındaki boykotlar, halkın vicdanını temsil etmektedir ve biz o vicdanın yanındayız. Bir kez daha ifade ediyoruz: Baskıya, tehdide, sömürüye karşı birlikte mücadele edecek, birlikte kazanacağız!” dedi. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et